Eşiyle ilişki yaşadığından şüphelendiği bacanağını öldüren zanlı, cinayet anını soğukkanlılıkla anlattı
GÜNDEM, 13 Mayıs 2020 16:01Erzurum'da bacanağı ve baldızını pusu kurarak öldüren zanlı, ifadesinde, cinayet planını ve olay anını soğukkanlılıkla anlattı. Zanlı, bacanağını eşiyle ilişki yaşadığı için öldürdüğünü dile getirerek ,"Baldızım Hülya'yı öldürme niyetim kesinlikle yoktu. Fatih'i öldürdüğüm için pişman değilim ancak Hülya'yı öldürdüğüm için pişmanım" dedi.

Erzurumun'un Palandöken ilçesi Hüseyin Avni Ulaş Mahallesi'nde 9 Mayıs günü saat 22.00 sıralarında, taciz ve darp iddialarıyla uzman çavuşluktan atılan evli ve 2 çocuk babası Mükremin Turan, bacanağı Fatih Özmen ve baldızı Hülya Özmen'i pusu kurarak öldürmüştü.
Fatih Özmen'i, eşi Fatma Turan'la ilişki yaşadığı için pusup kurup öldürdüğünü söyleyen Mükremin Turan, olay anını cep telefonundan eşine dinlettiğini ve eşinin banka hesabına 'bu da senin kan paran' mesajı ile 32 bin TL gönderdiğini dile getirdi.
Turan, sevk edildiği mahkemece tutuklanırken, geçen yıl evlenen Hülya ve Fatih Özmen çifti ise yan yana gözyaşları arasında toprağa verildi.

CİNAYETİN TÜM DETAYLARINI PAYLAŞTIĞI İFADESİNE ULAŞILDI
Tüm detaylarıyla cinayeti anlatan Mükremin Turan'ın ifadesine Demirören Haber Ajansı ulaştı. Eşinin aile ortamlarında bacanağının yaptığı esprilere fazla güldüğünü ileri süren Turan, "Eşim Fatma, karakteri itibariyle ciddi biriydi ve espiri şaka gibi şeylerden çok haz etmezdi. Hatta çok defa bana 'Biraz ağır ol, 40 yaşını geçtin' gibi şeyler söylerdi. Ancak buna rağmen Fatih'in her sözüne güler ve normalin üzerinde ona samimi davranırdı. Eşimin çalışmış olduğu iş yerine yakın bir yerde Fatih'i bir defa yaya olarak gördüm. Kendisine burada ne yaptığını sorunca, kız kardeşinden geldiğini söyledi. Ancak bildiğim kadarıyla Fatih'in kız kardeşinin evi eşimin çalıştığı yere uzak mesafedeydi. Hemen eşimin yanına gidip, 'Fatih'in burada ne işi var' diye sorduğumda, 'Ne Fatih'i ne saçmalıyorsun sen' cevabını verdi. Eşimin bu cevabı beni tatmin etmedi. Biz Erzurum'a döndüğümüzde ev eşyalarımızı Diyarbakır'da bırakmıştık. Ben burada otelde kalıyordum. Eşim ise halen babasının yanında kalmaktadır. Evimizi buraya taşımış olsaydık aile birliğimiz sarsılmayacak ve huzurumuz bozulmayacaktı."
"EŞİMLE FATİH MESELESİ NEDENİYLE SÜREKLİ TARTIŞIR HALE GELDİK"
"2020 yılı ocak ayında baldızım Hülya hastalığı sebebiyle operasyon geçirince babasının evinde kaldı. Bu süreçte Fatih de normal olarak iş çıkışı kayınpederimin evine geliyordu. Baldızım rahatsız olduğundan Fatih'in yemeğini, çayını eşim hazırlıyordu. Ancak eşim bunu yaparken normalin ötesinde Fatih'e ilgi ve alaka gösteriyordu. Baldızımın hasta olup kayınpederimin evinde kaldığı bu süreçte yaşanan olaylardan önce Fatih'te bana karşı bir tuhaflık ya da eşime karşı bir yakınlaşma görmemiştim. Ancak daha önce çok samimi olmamıza rağmen Fatih bana mesafeli davranmaya başladı. Tek kelimelik baştan savma cevaplar veriyordu. Ben eşimin olanları Fatih'e anlattığını, onun da bana karşı cephe aldığını düşündüm. Eşimle gerek ev meseleleri gerekse Fatih meselesi nedeniyle sürekli tartışır hale geldik" diye konuştu.
CİNAYET PLANINI ANLATTI
Tartışmalar nedeniyle 4 Nisan 2020'de eşinin uzaklaştırma kararı aldırdığını anlatan Turan, cinayeti nasıl planladığını anlattı: "Bu süreçte otelde konakladım. 19 Nisan'da eşim beni konuşmak için iş yerine çağırdı. Kendisi bana aç olup olmadığımı sordu. Ben de '15 gündür nerde yatıp, nerde kalktığımı, ne yiyip ne içtiğimi biliyor musun? Sen o yemekleri oynaşına hazırla enerji toplarsın. Hem seni hem kardeşini idare ediyor' dedim. Bu şekilde tartışma yaşadık. İş yerinden çıkıp dolmuş durağına doğru yürüdüğümüz sırada kendisine 'De hadi git' dedim ve küfrederek yanından ayrıldım. Olay günü iftardan sonra eşimi annesinin telefonundan aradım. Eşim evimizi Diyarbakır'dan getirdiğini anlatmaya başladı. Ancak ben kendisine bu mevzuları konuşmak için aramadığımı, kendisi için kötü ancak benim için iyi bir haber vereceğimi, kendisine ömür boyu yaşayacağı bir acı vereceğimi, oynaşını yarın sabah öldüreceğimi Fatih'i vurup indireceğimi söyledim. Buna karşılık bana 'Saçmalama Mükremin ne yapmaya çalışıyorsun. Annemim telefonunu da yanıma alıp seni savcılığa şikayet edeceğim. Hangi delikte ise seni bulduracağım' diye cevap verdi. Ben ise bunun üzerine yarın sabah için düşündüğüm planı erkene çektiğimi, eğer polisler beni yakalayamazsa hemen gidip şimdi Fatih'i öldüreceğimi, Hülya'nın bir günahı olmadığından ona dokunmayacağımı belirttim. Bunun üzerine bana hakaret ederek, 'Kendi kafana sık' dedi ve telefonu kapattı. Son 10 günlük süreçte kafamda birçok fikirle yaşıyordum. 'Kendimi mi öldüreyim, eşimden mi boşanayım, eşimin ailesini mi öldüreyim, eşim ve kendimi mi öldüreyim, Fatih'i mi öldüreyim?' şeklindeki sorularla sabahlara kadar uyuyamıyordum. Son olarak Fatih'i öldürmeye karar vermiştim. İftardan sonra valizimde bulunan silahımı belime koyarak aracıma binip Fatih'in evine doğru yola çıktım. O anki niyetim sabaha kadar evin önünden bekleyip sabah Fatih'i evden çıkınca öldürmekti. Hatta bunun için otelin altındaki marketten su, bisküvi ve sigara da almıştım."
"FATİH'İ ÖLDÜRÜRKEN EŞİME DİNLETEBİLMEK İÇİN CEP TELEFONUNU ARADIM"
Özmen çiftinin evinin önüne gittiğinde kendi otomobilini bacanağının aracına yaklaşık 5- 7 metre gerisindeki yere park ettiğini aktaran Turan, cinayet anında yaşananları da soğuk kanlılıkla şu sözlerle anlattı: "Fatih'i arayarak nerede olduğunu, hiç arayıp sormadığını şaka yollu söyleyerek kendisine takıldım. Amacım Fatih'in evde olup olmadığını öğrenmekti. Fatih evde olduğunu, gelip çarşıdan beni alabileceğini, kızım Şevval'i de alarak bu akşam kendilerinde kalabileceğimizi söyledi. Böyle olunca planımın hızlandığını anladım. Fatih'i öldürürken bunu eşime de dinletebilmek için telefonla annesinin numarasından eşimi arayarak sohbet etmeye başladım."

"HİÇ VAKİT KAYBETMEKSİZİN FATİH'İ KAFASINDAN VURDUM"
"2- 3 dakika sonra binadan öncelikle Fatih çıktı. Ancak hemen peşinden eşi Hülya da binadan çıktı ve araçlarına doğdu yöneldiler. Ben Hülya'nın geleceğini düşünmemiştim. Araca bindiklerinde silahımı elime alıp emniyetini açtım ve eşime 'Bak şimdi sana bir şey dinleteceğim' diyerek aracımdan çıkıp Fatih'in aracının şoför kapısına yöneldim. Tabancanın ucuyla camı tıkladım. Fatih, kafasını çevirip beni görünce panikledi. Telefonu kulağımda omzumun arasında sıkıştırarak sol elimde şoför kapısını açıp Fatih'in kafasına doğru tetiğe bastım. Fakat tam dolduruş yapmadığımdan silah ateşlemedi. Bu esnada Fatih'e bir şey söylemedim. Ancak Fatih bana telaşla 'Ne yapıyorsun?' dedi. Ben kapak takımını çekerek silahı tam dolduruş aldım. Hiç vakit kaybetmeksizin tekrar tetiğe bastım ve Fatih'i kafasından vurdum. Sonra birkaç el daha ateş ettim. Kaç el ateş ettiğimi hatırlamıyorum, fakat şarjörü boşalttığımı zannediyordum. Hemen ardından Hülya bağırarak araçtan inip, aracın arkasından dolaşarak üzerime doğru geldi. Ben o esnada bana mı yöneldiğini, yoksa eşine mi yardıma koştuğunu anlayamadım. Elinde herhangi bir cisim görmedim. İçgüdüsel olarak elinde bir şey olabileceğini ve bana zarar verebileceği korkusuyla silahımı kendisine doğrultup geri çekildim. O anki sinir boşalmasıyla Hülya'ya ateş ettiğimi hatırlamıyorum. Ancak Hülya'nın yere düştüğünü görünce kendi kendime 'Ben Hülya'ya dokunmayacaktım, bunu şimdi niye vurdum' dedim."
"FATİH'İ EŞİMLE ARALARINDAKİ YAKINLIK SEBEBİYLE ÖLDÜRDÜM"
"Aracıma yöneldim ve bir süre sokaklarda dolaştım. Tenha bir sokağa girdiğimde kaç el ateş ettiğimi anlamak amacıyla şarjörümü kontrol ettim. 15 merminin 11'ini olayda kullandığımı anladım. Daha sonra polis aradı. Şahsa cezaevinde kullanabilmek için para çekeceğimi ve önceden planladığım üzere eşime kan parası olarak internet bankacılığı üzerinden 32 bin TL göndereceğimi ardından teslim olacağımı söyledim. Hem para çekip hem de eşime 32 bin lira gönderdikten sonra polis memurlarına teslim oldum. Fatih'i eşimle aralarındaki yakınlık sebebiyle öldürdüm. Baldızım Hülya'yı öldürme niyetim kesinlikle yoktu. Olayın şokuyla bu eylemi gerçekleştirdim. Fatih'i öldürdüğüm için pişman değilim ancak Hülya'yı öldürdüğüm için pişmanım."
GÜNDEM, 13 Mayıs 2020 16:01
Yorumlar (0)

ANAHTAR PARTİSİ ANTALYA İL BAŞKANI MEHMET ÇALIŞKAN BASIN MENSUPLARIYLA BULUŞTU

ANAHTAR PARTİSİ ANTALYA İL BAŞKANI MEHMET ÇALIŞKAN BASIN MENSUPLARIYLA BULUŞTU

Meteoroloji'den 11 İl İçin Kuvvetli Yağış Uyarısı

“Gülşen” tiyatro oyunu büyük alkış aldı

Kemer Belediyesi “Can dostlarına” sahip çıkıyor

Kemer’de parklar yenileniyor

Kepez Kitap Fuarı’na eğitimci yazar Cesur’dan duygusal dokunuş

Asgari ücrete ARA ZAM açıklaması!

Otoyol Jandarması Ekipleri, Şehirlerarası Otobüslere 'Yolcu' Gibi Binerek Sürücüleri Denetliyor

Skolyoz Hastası Barış'ın Polis Olma Hayali Gerçekleşti

Minik Yürekler Emniyetle Buluştu: Öğrencilere Polislik Mesleği Tanıtıldı

Esenyurt’ta Tehlikeli Şekilde Araç Kullanarak Çocukların Canlarını Tehlikeye Atan Servisi Sürücüsü Yakalandı

Kırmızı Bültenle Uluslararası Seviyede Aranan Ş.Ç. ve Ö.A. İle Ulusal Seviyede Aranan M.G. ve S.E.Ö. İsimli Şahısları Ülkemize Geri Getirdik

Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Şok İddia!
YGD, Gazetecilere 12 Kategoride Ödüller Verecek

DİYARBAKIR’DA “TÜRKİYE’NİN TEKNOLOJİK GELİŞMESİNDE GENÇLERİN ROLÜ ” SEMPOZYUMU

İçişleri Bakanımız Sn. Ali Yerlikaya'nın 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Mesajı

Jandarmanın Yeni Yardımcısı "Robot Köpek" Envantere Girdi

Düzensiz Göçe Yönelik 420 Bin 269 Kişinin Kimlik Kontrolünün Yapıldığı Denetimlerde 547 Düzensiz Göçmen Yakalandı

İstanbul'da 407, Tokat'ta 1 ve Van'da da 1 olmak üzere 409 Şahıs Gözaltına Alındı

TÜRKİYE’DE BİR İLK: ABB ŞİMDİ DE SOSYAL DESTEK ALAN ASGARİ ÜCRETLİ VE EMEKLİLERİN SAĞLIK KATILIM PAYLARINI ÖDÜYOR

HPV AŞISI VE DİYABET SENSÖRÜ PROJELERİ ÖDÜL GETİRDİ - TÜRKİYE KALİTE DERNEĞİ’NDEN ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NE ÖDÜL

Antalya Büyükşehir Belediyesi Boğaçayı Bilim Kurulu yaz tedbirleri için toplandı

BAŞKAN KOTAN KONYAALTI ESNAFIYLA BULUŞTU

Muratpaşa Doğu Garajı’nda Şüpheli Çanta Paniği!

Jandarma Genel Komutanlığı TEKNOFEST’te Yerini Aldı

Sahil Güvenlik Komutanlığı TEKNOFEST’te Yerini Aldı

“NARKOKAPAN-MERSİN” Operasyonu Kapsamında 112 Torbacı Gözaltına Alındı

SASAM İçişleri Bakanlığının desteğiyle 1. SASAM Strateji Zirvesi düzenledi

Anadolu Birliği Partisi Genel Başkanı Bedri Yalçın: “Emek, Toplumun Güçlü Yarınlarının Teminatıdır”

Mehmet Fatih Kayhan Öncülüğünde Medya Tanıtım Toplantısı Yapıldı

MSG YAPIM’DAN 1 MAYIS MESAJI: EMEĞİN VE ALIN TERİNİN BAYRAMI KUTLU OLSUN

GAZİPAŞA’DA AFET GERÇEĞİ PANELİ YOĞUN İLGİ GÖRDÜ

Türk Girişimciliğinin Yükselen Yıldızı: Ahmet Can’ın Başarı Hikayesi

Köksal Selçuk: Emek En Yüce Değerdir – 1 Mayıs İşçi Bayramı Kutlu Olsun

Eren Canak’tan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü Mesajı

Bilim ve Doğa Tutkusuyla Yükselen Bir Lider: Eren Canak Kimdir?

RTÜK, Sokak Röportajları İçin Çalışma Başlattı

İstanbul'da İlk 3 Ayda 41 Milyon Muayene
