CHP'DEN EŞ ZAMANLI ÇAĞRI: “KADIN CİNAYETLERİNİ DURDURUN!”

Cumhuriyet Halk Partisi İl Kadın Kolları Başkanlığı İl Binasında 81 ilde ortaklaşa 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü ile ilgili basın açıklaması yaptı. 

25 Kasım 2022
CHP'DEN EŞ ZAMANLI ÇAĞRI: “KADIN CİNAYETLERİNİ DURDURUN!”

İl Binası önündeki basın açıklamasını CHP Antalya İl Kadın Kolları Sekreteri Duygu Engin okudu. Engin, “Bugün, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Dünya çapında şiddete karşı dayanışmayı yükseltme mücadeleyi büyütme ve şiddet nedeniyle yaşamını kaybeden kadınları saygıyla anma günü.

Bu nedenle örgütümüzle birlikte, 81 ilde, 973 ilçede eş zamanı basın açıklaması yapıyoruz. Tarih sayfalarında bugünü özel kılan ve sorumluluk yükleyen onurlu bir mücadele hikâyesi var. Dominik Cumhuriyeti'ni yöneten diktatör, halka baskıya, zulmü ve ölümü reva görüyordu. 

Ülkede insan haklan ve demokrasi askıya alınmıştı. Tarihe adımı "kelebekler" olarak yazdıracak üç kız kardeş, yaşananlara "Dur!" demek için mücadele meşalesini yaktı. İşkencelerin ayyuka çıktığı bir süreçte, örgütlenmenin tek çözüm olduğunun bilinciyle hareket ettiler.

Direnişin simgesi olan "Mirabal Kardeşler" defalarca tutuklandı. Mal varlıklarına el konuldu. Diktatör tarafından açıkça hedef gösterilmelerinden 23 gün sonra, takvimler 25 Kasım 1960'ı gösterdiğinde; ü kız kardeşin arabası yolda durduruldu. Önce tecavüze uğradılar, sonra da öldürülüp uçurumdan aşağı atıldılar.

Diktatör, kelebekler'den kurtulduğunu sandı. Oysaki onların uçurumun kenarında çırptığı kanatlar, büyük bir rüzgâra dönüştü ve diktatörlüğü yıktı. 1999 yılında Birleşmiş Milletler bugünü Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü ilan etti” dedi.

Her Kadın Bir Hayattır

Engin, şiddetin her türlüsüne karşı olduklarının altını çizerek, “Biz kadınlar dünyada ve Türkiye’de şiddet sarmalına karşı sesimizi yükseltiyoruz. "Kelebeklerin onurlu direnişine sahip çıkmaya ve mücadeleyi büyütmeye devam ediyoruz. Ülkemizde yaşayan kadınlar, en temel hak olan yaşam hakkı için direniyor. 2002 yılından bu yana kadın cinayetleri sistematik olarak arttı. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun verilerine göre, 2002 yılında 66 kadın cinayeti işlenmişken, 2021 yılında 217'si şüpheli olmak üzere 497 kadın hayattan koparıldı.

1 Ocak 2022 ile 1 Kasım 2022 arasında ise 202'si şüpheli olmak üzere en az 482 kadın öldürüldü. Şüpheli kadın ölümü yoktur, etkin yürütülmeyen soruşturmalar vardır. Malatya'da 14 yaşındaki Elif Gültekin'in intihar ettiği öne sürüldü. Savcılık soruşturmayı yeniden başlattığında, Elif'in töre cinayetine kurban gittiği üç yıl sonra anlaşıldı. Eskişehir'de evinin bodrumunda ölü olarak bulunan 41 yaşındaki iki çocuk annesi Beyhan Biçer'in intihar etmediği, evli olduğu Ercan Biçer tarafından öldürüldüğü ise iki yıl sonra ortaya çıktı. Bizler "Kadın cinayetlerini durdurun" diye haykırırken, eski Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, "Her kadın cinayeti bizim kadına yönelik şiddetteki kadın cinayeti değildir. Her şüpheli ölüm de kadın cinayeti değildir" demekle yetindi. Çocuğa yönelik tecavüzde "çocuğun rızası"ndan bahseden Bekir Bozdağ, Adalet Bakanı oldu.

İçişleri Bakam Süleyman Soylu, öldürülen kadınlardan sadece "sayı" olarak bahsetmeye devam etti. Yetti mi? Hayır! Şimdiki Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık, "2021'in ilk 10 ayında 242 ve 2022'nin ilk 10 ayında 225 vaka var. 2022'de yüzde 7 bir azalış görülüyor" dedi. Yank'in açıklamasında bir de itiraf vardı:

"Kadın cinayetlerinin yüzde 8'i koruma kararı altında yaşamıyor" Kadınları koruyamayan, şiddeti tolere edilebilir bulan, öldürülen kadınları sadece sayı olarak nitelendiren zihniyete bir kez daha sesleniyoruz: "Her kadın bir hayattır" diye konuştu.

‘Kadın Cinayetleri Politiktir’

Şiddetin artarak devam ettiğini hatırlatan Engin, “Edanur Demir, öldürüldüğünde 17 yaşındaydı. Antalya'da bir kefede çalışıyordu. Semih Melih D. tarafından öldürüldü. Sanık ifadesinde "Tabanca ile şaka yapmak istedim" dedi. Nasıl bir şakaysa, namluyu Edanur'un başına doğrultmuştu.

Sıla Şentürk, öldürüldüğünde 16 yaşındaydı. Ailesinin defalarca karakola giderek şikayetçi olduğu, 10 ayın suçtan sabıkası olan Hüseyin Can Gökçek tarafından öldürüldü. Hasret Dalkoparan, öldürüldüğünde 20 yaşındaydı, 1.5 yaşında çocuğu vardı ve 5 aylık hamileydi.

Katili, dini nikâhla birlikte olduğu Ozan Dum idi. İsimlerini tek tek saymanın günler süreceği binlerce kadın katledildi! Bu kadınlar sayı değildi, hayatın ta kendisiydi. Anne, evlat, abla, kız kardeş. Arkadaş, öğretmen, doktor, mühendis, hemşire, karst komşu.

Yaşamdan koparılan kadınların arkasında gözü yaşlı anneler, babalar, çocuklar kaldı. Kimimiz öğretmenini, kimimiz doktorumu, kimimiz sırdaşımı, kimimiz akrabasını sonsuzluğa uğurladı O nedenle bugün 81 1,973 ilçede kadın erkek tek ses olduk, haykırıyoruz:

Kadın cinayetleri politiktir. İktidarın kadını yok sayan politikalarına karşı, biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak kadınları güçlendiren eşitlikçi politikaları hayata geçireceğiz. Bu mücadeleyi kadın erkek bir arada vereceğiz. Kadınların can simidi olan İstanbul Sözleşmesi'nden asla vazgeçmedik.

Vazgeçmeyeceğiz. İktidara geldiğimizde Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun söz verdiği gibi 24 saat içinde İstanbul Sözleşmesi'ni yeniden yürürlüğe koyacağız. İki yıl önce İstanbul Sözleşmesi'nin bir maddesini hayata geçirdik. Genel Merkezimizde bir "Alo Şiddet" hattını kurduk.

"Yaşam Hak" projemiz aracılığıyla 444 82 85 numaralı hattım arayan tüm şiddet mağduru kadın ve çocuklara, 7/24 ücretsiz destek hizmeti verdik, vermeye de devam ediyoruz. Yaşamak projemiz kapsamında bugüne kadar binlerce kadının hayatıma bire bir dokunduk.

81 ilde 129 gönüllü avukat ekibi kurduk. Bu sürede 1135 kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı duruşmasın takip ettik. Sivil toplum örgütleri, meslek odaları, barolar ve yerel yönetimlerle 125 protokol imzaladık. İktidara geldiğimizde, yol haritamız hazır.

Kadını güçlendirecek eşitlikçi politikalar derhal uygulamaya koyacağız. Bizlere ülkemizin ve partimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten kalan büyük bir mücadele mirası var. Hiçbirimiz eşitlik mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz!

Bugün sokaklara çıkarken, haklarımız ve demokrasiyi savunmak için bir arada olacağız, kadın erkek hep birlikte sesimizi yükselteceğiz” diye konuştu.

Şiddetin Her Türlüsüne Hayır

CHP Antalya İl Başkanı Nuri Cengiz ise, Şiddetin her türlüsüne karşı olduklarını hatırlatarak, “Hayatın olmazsa olmazı kadınlarımızdır. Şiddet özellikle bu iktidar döneminde kadını toplumsal yaşamda uzaklaştırmaya çalışan İstanbul Sözleşmesinden çıkılmasıyla birlikte şiddetin daha da arttığını bir günde bu gün kadana şiddeti durdurmak ortadan kaldırmak kadınları hayatın olmaza olması yaşamın bir gerçeği olduğunu bilerek CHP’ nin iktidarında yapacaklarımızda ifade ettik açıklamamızda. Özellikle toplumsal yaşamın tam merkezinde daha etkin rol alması gereken kadınlarımızın her yerde var olabilmesi için daha etkin rol alması aydınlanmaz için çok önemlidir ana kaynağıdır. Bunun bilinciyle bizler kadına şiddete hayır diyoruz” dedi.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.